Doğada ve açık havada bebeğinizin güvenliği

Çocuklar, 3 yaşından itibaren kendi ayakları üzerinde zaman geçirmekten hoşlanmaya başlarlar. 4 yaşına geldiklerinde ise ailece gidilen her yer, onlar için bir keşif sahası haline gelir. Artık yanınıza onları taşımak için herhangi bir araç almanıza belki gerek yoktur ama güvenliklerini sağlama konusunda hayatınızda değişen bir şey de yoktur.

Bu nedenle, ister evinizin yakınındaki bir parka gidin, isterseniz uzun bir tatile çıkın fark etmez; doğada ve açık havada çocuğunuzu nasıl koruyacağınızla ilgili bilgi sahibi olmanız kendinizi de çocuğunuzu da güvende hissettirir. Örneğin bir şekilde birbirinizi kaybederseniz nasıl hareket edeceğinizi kararlaştırmalısınız. Bunun yanı sıra cildinin bakımı, güneşten korunması, enerjisini doğru kullanması, aşırı yorulmaması gibi pek çok konuda alınacak tedbirler aklınızın bir köşesinde olmalıdır.

Gezilerinizi daha güvenli hale getirmek için önerilerimize kulak verin:

Güneşten korunun

Güneş ışınları bulutlu günlerde bile cilde zarar verebilir, hatta kışın yapılan gezilerde dahi hem yüzde hem de vücudun açıkta kalan yerlerinde güneş yanığı olabilir. Mevsim ne olursa olsun, özellikle öğle saatlerinde dışarı çıkarken çocuğunuza güneş kremi sürün. Çocuğunuz 3 yaşından büyükse güneş kremini sizin gözetiminiz altında kendi de sürebilir; böylelikle alışkanlık da kazanmış olur.

Şapka takın

Başımız kışın ısı kaybının, yazın ise ışı girişinin en çok olduğu yerdir. Çocukların başları vücutlarına oranla daha büyüktür, bu nedenle onların ısı kaybı daha da fazladır. Ayrıca yaz ya da kış fark etmez; güneş yanıkları acı verici olabilir. Bu nedenle şapkalara “aksesuar” muamelesi yapmayın, çocuğunuzun başından şapkayı eksik etmeyin.

Su içirin

Vücuttaki su azlığı halsizlik yapar. Ağır hareket eden ya da keyifsiz görünen çocuklar, aslında çoğu zaman sadece susamışlardır. Çocuğunuza bol bol su içirin. 3 yaşından sonra yanında daima bir şişe su bulundurması ve sık sık içmesi yönünde onu teşvik edebilirsiniz.

Atıştırmak iyidir

Çocuklar hemen hemen iki saatte bir acıkırlar. Enerjisiz kalmamaları için yanınızda daima atıştırmalık sağlıklı yiyecekler bulundurmalısınız. 

Boynuna bir düdük asın

Herhangi bir kaybolma durumuna karşı, çocuğunuzun boynuna düdük asabilirsiniz. Tabii ki bir yerine dolanmasını önleyecek şekilde ve bu düdüğü “sadece ve sadece kaybolursa” çalmasını tembihleyerek. Bunun bir çeşit oyun olmadığını da onu korkutmayacak şekilde anlatmalısınız. Aranızda “bir kısa – iki uzun düdük” gibi bir sinyal belirleyin; bu sinyal duyulduğunda hangi noktada toplanmanız gerektiğini kararlaştırın. 5 yaşından küçük çocuklar belki toplanma yerini hatırlamaz ama bunun bir alışkanlık haline getirilmesi son derece önemlidir.

Kıyafete dikkat

Gideceğiniz yerde börtü böcek, alçak ve dikenli çalılar, zehirli olabilecek sarmaşık benzeri bitkiler varsa çocuğunuza pantolon, çizme ya da bot giydirin. Böcek kovucu spreyler kullanmayı ve kırda yapılan bir geziden sonra kene kontrolü yapmayı da unutmayın.

Yolu o göstersin

Bırakın çocuğunuz gezinizin takım lideri olsun ve yürüyüşlerinizde yolu o göstersin. Önde yürüyor olması hem onu gururlandırır hem de sizin ona göz kulak olmanızı kolaylaştırır. Liderinize sık sık arkasına bakıp, herkesin peşinde olup olmadığını kontrol etmesi gerektiğini de öğretebilirsiniz.

Ağaca yaslansın

Bu çocuğunuza doğayı sevdirme amaçlı bir hareket değil, onun güvenliği için bir gereklilik. Çocuğunuza eğer kaybolursa bulduğu ilk ağaca yaslanıp beklemesi gerektiğini öğretirseniz, onu bulmanız çok daha kolay olur.

Çerez Onayı